Ateistlerin kimler olduğuna değinmeden önce, "ate" nedir, ne değildir; ona bakalım. Ate, Yunan mitolojisinde, "hata ve günah tanrıçası"nın ismidir. Küçük bir Tanrı olan Ate, ayaklarıyla ölümlülerin başına bastığı halde onların bundan hiç haberi olmamaktadır.
Sonuç: Ateist, "tanrıtanımaz" demek olmayıp "Ate'nin yolundan gidenler, yani, günah işleyenler" anlamına gelmektedir. Böylece, teolojik literatüre ve öğretiye göre de ilk ateist Adem ve Havva olmaktadır. Ate'nin cinsiyet açısından dişi olması da burada yeniden yorumlanmalı; günah ile kadını ilişkilendirme gibi bir durum, sembolik bile olsa yanlıştır, çünkü günahın cinsiyeti olamaz. Zeus'un, Ate'yi Oympos'tan aşağı atması ile töre cinayetleri arasında da bir analoji kurulabilir. Erkek egemen bir dünya anlayışı [ki 19. yüzyılın sonunda kadar modern Batı'da (!) ve kutsal Doğu'da (!) kadınların yüksek öğrenim yapması yasaktı...)] Yunan mitolojisinden günümüze devam ediyor. Eğitimde fırsat eşitliği meselesi ise (cinsiyet açısından) 20. yüzyıla ait bir gelişmedir. Bu durumu da göz önüne aldığımızda, sonuç olarak cevaplanmaya muhtaç soru şu: Yunan mitolojisindeki günah öğretisi ile yasak elma meselesinden kaynaklanan ilk günah olgusu birbiriyle örtüşüyor mu? Teologlar açıklasınlar, hani "ateistler, bunu da açıklasınlar" diyorlar ya, işte öyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder