10 Ocak 2019 Perşembe

Halvet


"Halvet, Arapça bir kelime olup kişinin kendi kendini terbiye etmesi, dünyadan ve nefsin isteklerinden uzaklaşmak için kendi kendiyle başbaşa kalması anlamına gelir. Sözlükte; tenha, tenhaya çekilme, yalnızlık ve yalnız kalma anlamlarını da karşılar.

Halvete girmek ise daha çok dinsel bir akt (İslami bir ritüel ) olarak karşımıza çıkar. Bu bağlamda, halvete giren kişi , ibadet, zikir, riyazet (nefis terbiyesi) ve murakabe (nefis kontrolü) ile meşgul olmak üzere yalnız başına tenha bir odaya çekilir. Tekkelerde ise halvethâne denilen bir hücreye kapanır kişi. Bu halvetlik durumu kırk gün sürerse buna da çile denir. 'Çile' kelimesi, Farsça'daki çihil (kırk) kelimesinden türer. Bu deyim, zamanla zorluk ve ızdırabı göğüslemek anlamında 'çile doldurmak' ya da 'çile çekmek' şeklinde kullanılmış; böylece, tekkelerdeki halvethânelere çilehâne de denilmiştir.
Özetlersek, tasavvufî bir ıstılah (terim) olarak halvet, Tanrı ile gizlice konuşmak şeklinde tanımlanabilir. Sûfilikte ise halvet, şeyhin emir ve tensibi (münasip görmesiyle) ile müridin karanlık ve dar bir hücreye çekilip ibâdet, riyâzet, murakabe, zikir ve fikirle vakit geçirmesidir. Bununla birlikte tekkelerde halvet, genellikle kırk gün sürdüğü için buna 'erbain çıkarmak' da denir. (Erbain, Arapça'da kırk demektir.)

Not: Halvet tasavvufi bir kavram olup  bu kavramın cinsellikle birlikte anılması doğru değildir; üstelik terimin cinsel birliktelik anlamını karşılayacak şekilde kullanılması, maksatlı değilse, cahilce yapılan bir dezenformasyondur. Örneğin, bazı tarihî filmlerde ve popüler kültürde sıklıkla rastlanılan halvete girmek , cinsel birliktelik aktini karşılamaz. Ancak, 'sahih halvet' kavramı, evlendikten sonra eşlerin birlikte olması (zifaf ) kavramını karşılar. Son tahlilde, 'halvete girmek' kavramının, tasavvufî anlamı dışında kullanılması gerekirse 'sahih halvet' terimi kullanılmalıdır."

Resim : Bilagay Halveti Tekkesi (Bosna Hersek)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Susmak